maskeli allâme

maskeli allâme

1 Mart 2011 Salı

Kadınım

Evimizdeydim bugün hani hatırlarmısın şuraya yapacağız demiştik seninle bir gece yarısında dolunay tepesinde.Dolunayın en güzel göründüğü tepe olduğu için öyle demiştik oraya.Dolunay tepesi her akşamımda uğrak yerim bazen sığınacak liman olmuştu bana sen gidince.Dediğimi yaptım ben, sen hayatımdan çıkıp gidince.Dolunay tepesine kurdum ufacık soğuk bir kulübe.Sen yoksun diye buz kesti camları ısıtmıyorum da oraya, sen yokken ısıtıp ne yapayım.

Bu gece yine oradaydım soğuk odaya rağmen hissetmiyordum soğuğu ve birden senin hayalin geldi odaya aynı eşsiz güzelliğinle salındın geçtin yanımdan ben seni izlemeye koyulurken yaktın şömineyi ellerinle ve bana baktın içim ısındı birden güzel kahverengi gözlerini görünce.Bana değilde sanki yüreğime bakıyordun sımsıcak sonra canım buğusunu sildin bakakaldın aniden neye baktığını görmeme gerek yoktu biliyordum hayalimizdeki gibi dolunayı seyir ediyordun.

Masum yüzündeki iki damla yaşa şahit oldum içimden neden sorusu geçiyordu sürekli anlayamamıştım o zaman sebep neydi diye sonra karıştırdım eski kitapları amaçsızca neden karıştırdığımı dahi anlamadım ama olsun dedim devam ettim tozlu sayfaları yoklamaya ve aniden şu kelimeleri gördüm seninle beraber aldığımız kitapta.''Sensiz bu ömür çekilmez,seninle hiç mi hiç çekilmez.Seni seviyorum''Birden ne olduğunu anlamadım yüzün kapkara kesildi bana bakarken cehennem bile halt etmiş yanında güzellik abidem hayat pınarım birden kurudu çirkin bir cadıya dönüştü sanki.Bakışların manidardı fakat ben hiçbir şey anlamıyordum.

Ta ki hayalin kayboluncaya dek.Kaybolunca hayalin senin baktığın pencerenin yanına gittim dolunay ihtişamı kaybetmiş solmaktaydı o an gözüme pencere camının buğusuna yazılı üç kelimeyi gördüm.''Keşke beni kaybetmeseydin''.

Bir kalbim olduğunu anlamıştım o an çünkü kırılmıştı en derin en yumuşak yerinden hiçbir zehir hiçbir uyuşturucu dindiremezdi acımı o an sen gidince yoktu bunlar neler oluyordu bana aşk denen üç harflik kelimeyi bilmezdim ki ben.Birden dank etti kafama ben seni tanırken aşkın üstüne çıkmıştım derin uçurumun yokluğundan sonra düşüşümü anlamamışım şimdiyse cahilliğime yanıp seni anacağım her gece burada belki tekrar gelirsin diye rüyalarıma.Tahta iskelede ben oturacağım bu sefer her dolunay günü bakacağım dolunaya yıldızların ona semadaki dansta eşlik etmesini izleyeceğim rüzgar savururken saçlarımı ben seni bekleyeceğim.

Seni daima seveceğim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder