maskeli allâme

maskeli allâme

28 Aralık 2012 Cuma

TARİFSİZLİĞİM 2


Onu görmek yetmez ki onun gördüğü gibi dünyayı görebilmek yada onun gördüğü gözlerin baktığı yerleri arşınlamak belki kafi gelirdi. Baktığı yerdeki kırk yıllık bereketi anlatmaya tariflerim yetebilirmi ki?

Tarif etmek zor içimdeki tarifsizliği her anında onun bir parçasının dünyaya kazınmış olduğunu öğrenmek ve bu öğrenmenin bitmeyişi değil mi onu her zaman daha fazla özlememin sebebi. En yakınında olduğunda dahi o kadar uzak kalabilmesi yahut bir sigara dumanındaki akislerin onun ismini gökyüzüne karalaması. Sizofrenik hayllerimin hepsinin onun cevresindeki dünyayı kapsaması ve her gece onunn rüyama girmesi için erken uyumamam ve rüyalarıma gelmeyince ani ataklarla yataktan fırlayışlarım. Gözlerinin gökyüzündeki yansımalarını görebilmek için yada rüzgarla dalgalanan kokusunun bana ulaşabilmesi için bilmediğim mekanlarda onu aramak, onu sormak her köşe başında...

Tarifsiz, anlamsız ve çoğu kez sebebini bilemediğim bir acının tarifsizliği ile boğuşmalarım hasretimi tuza banıp yedikten sonra bir gece yarısı su aramak gibi. Ağzımı her o suya dayadığımda aklımın binlerce köşesinden bir anda fırlayan hayaletler gibi odama doğması.

Çoğunuza anlamsız gelen bu duygunun bir zamanlar bana anlamsız gelmesinin damağımda bıraktığı acı tat ve bunlar gibi tarif edemediğim binlerce hissiyat ve bir dostun dediği gibi onu görmek çarmıha gerinmiş an kadar milatken bu hisleri anlatamamak. Zor, çok zor, hatta zordan da zor...

Ne anlatıyorum ben ya kendimin anlamlandıramadığı, kelimelerimin yetmediği, dilimin dönmediği zamanlar kime ne anlatıyorum ya. Şunu bilin okuyucular benim gibi anlatmaya çalışmayın çünkü böyle bişey anlatılmaz, anlatmaya çalışırsan da kardeşin gibi saçmalarsın...

Aşık olan herkez için gelsin bu parça....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder