maskeli allâme

maskeli allâme

13 Aralık 2012 Perşembe

Kalabalık Yanlızlığım



Gölgelenmişti bir kere masum yüzlü ay dede ve günahkar kılılmıştı sisli gece. İnkar etme şansları olmadan ve de kendilerini savunamadan idam sephasına götürülmüş ve tez elden idam edilmişlerdi karanlıkların prensine ve pres aldı onları yeniden diriltti. Ay dedenin yüzünü karartıp şekilsiz bir vaziyette korku salması için koydu insanlığın tepesine ve gece hırçın bir karanlıkla tekrar örülmeye başladı.

Bitmişti aslında fakat ben algılayamamıştım. Soğuk ve sıradanlaşan dünyadaki değişimleri teker teker atlamıştım çünkü yanlızlığa o kadar alışmıştım ki masum bir sarılıp yatmayı aşk sanar olmuş fakat rüyalarımdaki kadınları gerçek sanarak uyanmıştım. Sirayet eden umutsuzluğun beni, akılalmaz sizofrenisinde yapayanlız bir kalabalığı oynamak zorunda bırakmış ve ben hiç zorlanmamıştım. Aksine bu o kadar hoşuma gitmeye başlamıştı ki gerçeklerin soğuk ve sıkıcılığını kenara itip yalandan dünyamı gerçek sayar ve sözde mutluluklarla yaşayıp gider olmuştum. Ta ki iki gece önceki kabusun uykularımı idam edişine kadar...

Uyuyamadan yaşıyordum ve aslında ızdırapların en büyüğüymüş gibi geliyordu. Tüm lezzetlerini sanki bir çırpıda silmişti hayat. Yalanların tatlı buseleri ile uyuyakalmak, gerçeklerin zalim kırbaçları ile yaşamak arasında seçim yapmam zor olmamıştı fakat artık ortada bir seçimden çok mecburiyet kalmıştı.

Uyuyamadan ayakta kalmak. Zorların belkide en zoru şeklini alıp karanlık suların sonu gelmeyen anaforlarında yüzlerce kez boğuyordu beni ve daha canım yeni çıkmışken hayatı tekrar bahşedip tekrar ölüme sürüklüyordu, tekrar, tekrar, tekrar... Zavallı prometheus diye başlayan tüm cümleleri lügatımdan çıkarmaya karar vermem işte tam bu ana tekabul ediyordu. Prometheus zamanın mitolojik yardımcısı, insanlığın dostu ve tanrıların ateşini insanlığa ulaştıran zat. Cezası benden farlı değildi belkide bundan ilgimi çekiyordu bir çok mit. Birilerinin, bir zamanlar uydurdukları yada türettikleri kültürel mitolojiler bu kadar birbirine benzerken acaba o zamanlardanda biri benim gibimiydi.

Buna cevabım keşke süphesiz olsaydıda kendimi yalnız hissetmeseydim. Ne yazık, ne talihsiz insanın kendini yapayalnız hissetmesi. Bunca sürüklenen kalabalıklara inat...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder